Bir insanı gözünden tanıyabilir misiniz? Eğer cevabınız hayırsa müjdemizi isteriz, çünkü bunun aslında basit bir yolu varmış. Sanpaku gözler diye bilinen bu özellik, psikopatların en belirgin özelliği olarak bilimsel yerini almış.
Ki zaten psikopat insanlara bakıldığında gözlerindeki tehlikeyi ve insanlık dışılığı sezmemek elde değil. Bir bireyin gözlerindeki beyaz kısımların sıra dışı bir şekilde belirginleşmesiyle tanımlanan sanpaku göz yapısı ile ilgili psikopatoloji literatüründe bir araştırma yapılmış ve bakın sonuçlar ne çıkmış.
Yalnız önceden uyarımızı yapalım, her tanıştığınız insanın gözlerine gözlerinizi dikip “bakalım psikopat mı?!” dercesine bakışlar atmayın, bu kez sizi deli sanabilirler.
Eski bir Japon yüz okuma geleneğine göre gözlerimizin beyaz kısmının göründüğü kadarı, içsel denge ve gelecekteki mücadelelerimiz hakkında ilginç ipuçları verebilirmiş.
Genellikle gözün sklera olarak bilinen beyaz kısmı, irisimizin her iki yanında belirir; ancak bazı insanlarda bu beyazlık alt ve üst kısımda da belirir. İrisin altında beyazlık görülmesine “yin sanpaku,” üstünde beyaz görülmesine ise “yang sanpaku” deniyor.
Yin sanpaku, geleneksel Japon yüz okuyucularına göre kişinin fizyolojik çalkantılarla mücadele ettiği veya aşırı düşkün olduğu bir dönemi işaret ediyormuş. İrisin altındaki beyazlığın da duygusal zorluklara işaret ettiği düşünülüyor.
Bu farklı göz türlerinin de ünlü isimlerle bağdaşması bir tesadüf mü insan düşünmüyor değil. Bu göze sahip isimler arasında Marilyn Monroe, JFK ve Prenses Diana var.
Ancak bu eski geleneksel inançları bir kenara bırakır da bilimsel olarak yaklaşırsak bu durum, genetikten sağlık sorunlarına kadar çeşitli koşullara bağlı olabilir.
Dolayısıyla ayna karşısına geçip gözlerinizdeki beyazlığın hesabını yapmadan önce özel sebepleri göz önünde bulundurmayı unutmayın. Geleneklere göre yang sanpaku olarak adlandırılan göz yapısı, insanın içsel mizacını ve duygularını kontrol etme zorluğuna işaret edebilecek bir özelliktir.
Bu inanışa göre, irisin üzerinde beyazlığın görünmesi, saldırgan veya şiddet eğilimli bir kişilikle ilişkilendirilir. Bu mistik bakış açısına rağmen günümüzde bile bazı modern bilgiler, bu tür folklorun bir miktar doğruluk payına sahip olabileceğini düşündürüyor.
Peki gerçekten de gözün üstündeki beyaz kısım, yani “sanpaku”, psikopatlıkla bağlantılı olabilir mi?
Charles Manson’ın 1969’da Life Magazine’in kapağında yer alan fotoğrafı, sanpakunun en önemli örneği olarak öne çıkıyor.
Beden dili uzmanı ve emekli FBI ajanı Joe Navarro, gözlerin insanların duygusal durumlarını ifade etmede önemli bir rol oynadığını belirtiyor.
Navarro’nun araştırmaları; insanların, gözlerini kullanarak karşıdaki kişinin şefkat, cömertlik ve yeterlilik gibi özelliklerini hızla değerlendirebildiğini gösteriyor.
Bu nedenle gözlerdeki ifadelerin, bir kişinin iç dünyasını anlamak için güçlü bir araç olduğunu söylemek mümkündür. Yani geleneksel bakış açısı her zaman kötü veya yanlış değildir!
The Shining (1980)
“Sürüngen bakışı” veya “sürüngen kayıtsızlığı” olarak adlandırılan soğuk ve sinir bozucu bakışlar, psikopatik eğilimlere işaret edebilir. Ama gerçek bir psikopatın tespit edilmesi elbette bu kadar kolay değildir ve bu özellikler herkes için de geçerli değildir.
Jack Nicholson’ın “The Shining” filmindeki abartılı sanpaku bakışını andıran bir psikopatla karşılaşmak, uzaylıların yarın Dünya’ya inmesiyle aynı olasılıkta olsa da maalesef daha gerçekçi bir senaryo.
Bir komplo teorisine göre sanpaku gözlere sahip kişilerin suikaste kurban gitme olasılıkları çok yüksek.
Mesela bu isimlerden birkaçını göz önüne alalım. 1997’de bir kaza sonucu ölen Prenses Diana, ölümü şaibeli olan ve bir dönem yaşıyor iddiaları ile gündemi sarsan Micheal Jackson, suikaste kurban giden John. F. Kennedy ve hâlâ kariyerinin zirvesinde olan ama gözleriyle tüm dikkatleri üzerine çeken Billie Eilish…
Bu bir teoriden mi ibaret, yoksa gerçekten de insanlar kendilerini gözleriyle ele veriyor mu bilmek zor. Ancak psikolojinin de ilgilendiği bir konu olması sebebiyle dikkate almakta fayda var gibi görünüyor.