İşe veya okula yetişme telaşıyla henüz uykumuzu alamadan sinir bozucu bir alarmla güne başlamak, şüphesiz eve vardığımızda kanepe kestirmelerini beraberinde getirir. 15-20 dakikalık veya en fazla 1 saatlik o uyku ise tabiri caizse bizi pamuk gibi yapar.
Hatta 6-7 saatlik uykudan katbekat fazla keyiflidir ve uyandığımızda genellikle sanki saatlerce uyumuş hissine kapılırız. Ancak tüm bu olumlu yanların yanı sıra çoğumuzun aşina olduğu bir problemle karşı karşıya kalırız.
Gün içerisinde 2. kez uyuyup uyandığımızda, uykudan önceki kısmı neden sanki dün yaşamış gibi hissederiz?
Öncelikle uyku sırasında 4 ila 5 döngüden geçeriz.
Bu döngülerin yanında, uykunun bu aşamaları hızlı göz hareketleri (REM) ve REM olmayan uyku şeklinde ikiye ayrılır. Bu 2 aşama diğerlerine göre oldukça önemlidir çünkü REM sırasında gerçekleşenler, REM dışı aşamalarda olanlardan önemli ölçüde farklıdır.
Uykunun ilk üç aşaması ise REM dışı aktivitelerden oluşur. İlk aşama oldukça kısadır ve uykuya dalma ile uykuya geçme eylemidir. Devamında biz uykuya alıştıkta bedenimiz ve zihnimiz yavaşlar. Bu esnada uyanmak bir hayli kolaydır.
Derin uykuda ise vücut, iyileşme modundadır ve beyin aktivitelerinde yavaşlamalar görülür.
Her uyku döngüsü 70 ila 120 dakika sürer ve gecenin ilk uyku döngüleri, REM’e göre daha uzundur. REM uykusu ise genellikle gecenin ikinci yarısında gerçekleşir.
Uyku, beyin ve hafıza noktasında bir hayli etkilidir. Hafızanın işlenmesinde önemli bir rol oynar ve uyanıkken öğrendiğimiz bilgilerin, beyinde daha kalıcı bir hâle gelmesine yardımcı olur. Bu süreç de çoğunlukla REM sırasında gerçekleşir.
Aslında gün içinde ikinci kez uyuyup uyandığımızda, uykudan önceki kısmı sanki dün yaşanmış gibi algılama durumumuz da burada devreye girer.
Gün içinde ikinci kez uykuya daldığımızda beyin, hafızanın işleme sürecini yeniden başlatır. Bu durum da önceki uyanıklık döneminde yaşanan olayların kısa bir süreliğine de olsa dün yaşanmış gibi hissedilmesine sebep olabilir.
Çünkü beyin, gün içinde yaşanan olayları daha kalıcı hâle getirmek için olan biten her şeyi yeniden işler. Ayrıca uyku, zaman algısı üzerinde de bazı etkilere sahiptir. Uyandığımızda genellikle ne kadar süreliğine uyuduğumuz hakkında pek bir fikrimiz yoktur.
Böylece uykuda geçen zamanın algılanmasını zorlaşır ve haliyle zaman kavramı şaşar.
Ayrıca bu yanılgının sebebi, uyku ataletinde de kaynaklanabilir.
Uyku ataleti, kısa veya uzun süreli bir uykudan uyandıktan hemen sonra gelen; sersemlik, uyuşukluk, yönelim bozukluğu ve zaman algısının şaşmasına sebep olabilen bilişsel bir bozukluk hissidir.
Uyku ataleti, genellikle 15 ila 60 dakika sürer fakat uyandıktan sonra birkaç saat de devam edebilir. Uzmanlar ise uykudan uyandıktan sonraki zaman karmaşasının ve uyku ataletinin nedenini, büyük oranda düzensiz uyku düzenine dayandırır.