Bilindiği üzere üniversiteye giriş sınavı üzerinde daima değişiklikler yapılıyor. Evvelden, üniversiteye girişlerde, hangi liseden mezun olduğunuzdan tutun da kaç not ortalamasıyla mezun olduğunuza kadar pek çok etken hesaba katılıyordu. Ancak mevcut sistemde bunların pek bir kıymeti yok. Yani isterseniz Türkiye’nin en güzel lisesini bitirmiş olun, bunun imtihanda size somut bir artısı olmayacaktır.
Bu durum imtihana hazırlanan lise öğrencilerini farklı bir stratejiye yöneltti. Bilhassa lise son sınıfta okuyan pek çok öğrenci, kaydını açık liseye aldırarak, okula gitmeyi bıraktı. Pekala bu tam olarak ne manaya geliyor? Çabucak açıklayalım.
Çoğu öğrenci bunu bilmiyor! Okula gitmeden yalnızca imtihanlara girerek sınıfı geçebilirsiniz!
Okulda görülen derslerin, bilhassa de lise sondaki pek çok mevzunun imtihan kapsamında çok düşük bir tesiri var. Bu durumu vakit kaybı olarak gören öğrenciler, kayıtlarını açık liseye aldırarak, okula gitmedikleri vakti imtihana çalışarak değerlendiriyorlar.
Bilindiği üzere açık lisede devam zaruriliği diye bir şey kelam konusu değil. Tek yapmanız gereken şey imtihanlara girip, bunları geçmek. İmtihanlarda genel olarak okuldaki yani örgün eğitimdeki imtihanlardan çok daha kolay. Hal bu türlü olunca, üniversite imtihanlarına hazırlanmak isteyen binlerce öğrenci de bu tekniğe başvurdu.
Devam zorunluluğundan kurtulan öğrenciler, yalnızca imtihanlara girerek açık lise mezunu olacaklar ve üniversite imtihanına girecekler. Üstelik bu durumun onlara rastgele negatif bir tesiri de bulunmayacak.
