1938 yılında İspanya İç Savaşı’nda savaşan bir adam, başından vurulduktan sonra dünyayı tersten görmeye başladı. Yeni bir araştırmada ele alınan bu ilginç olay, beynin işleyişini anlayışımızı önemli ölçüde etkiledi.
1938 yılında, İspanya İç Savaşı sırasında dünya tarihinin en garip beyin hasarı vakalarından biri yaşandı. “Hasta M” olarak nitelendirilen bir adam, savaş sırasında başından vurulduktan sonra dünyayı tersten görmeye başladı.
Bu ilginç vaka, yakın zamanda gerçekleştirilen yeni bir araştırmada ele alındı. Araştırmacılar, Hasta M’nin geçirdiği beyin hasarının yol açtığı şaşırtıcı sonuçların detaylarını bizlerle paylaştı. Çalışma, geçtiğimiz aylarda Neurolagia’da yayımlandı.
Hasta M, insanları ve nesneleri tersten görüyor, harfleri ve sayıları hem normal hem de tersten okuyabiliyordu
25 yaşında olan Hasta M, 1938 yılında savaş sırasında Cumhuriyetçilerin safında savaşırken başından vuruldu. Olaydan iki hafta sonra ise uyandı ve bu belirtileri yaşamaya başladı. Ayrıca, bir operasyona veya özel bakıma ihtiyaç duymadan hayatta da kalabildi ve tüm bunları sakince karşıladı. Hasta M, İspanyol sinirbilimci Justo Gonzalo tarafından 50 yıl boyunca incelendi.
İnsanları ve nesneler, Hasta M’e oldukların yerin ters tarafından görünmeye başladı. Bu durum, onun dokunma ve duyma duyusunda da görüldü. Hatta ters görmenin yanı sıra birçok şeyi baş aşağı da gördü. Örneğin bir iskelede çalışan insanlar, hastaya baş aşağı görünüyordu.
İlginçlikler bunlarla da sınırlı değildi. Hasta M’nin beyni, ikisi arasında herhangi bir fark görmeden hem normal hem de tersten yazılan harfleri ve sayıları okuyabiliyordu. Bir kol saatindeki zamanı da baktığı açı fark etmeksizin anlayabiliyordu.
Hasta M’nin başka tuhaf semptomları da vardı. Bunlar; renk körlüğü, bulunduğu nesnelerden kopmuş renkler görmek, nesneleri üç kopya halinde görmek gibi şeyleri içeriyordu.
Hasta M hakkındaki analizler beyni anlayışımızda ciddi değişikliklere yol açtı
Yeni araştırmadan nöropsikolog Alberto Garcia Molina, El Pais’e verdiği demeçte hastayla ilgili “Beyni küçük kutular gibi görülüyordu” ifadelerini kullandı. Molina, o zamanki teorilerin bu durumu açıklayamadığını, Gonzalo’nun da bu yüzden kendi teorilerini ortaya attığını ekledi. Gonzalo, o zamanki analizleriyle beynin işleyişini anlaşılmasına önemli katkılarda bulundu.
Gonzalo, 1940’larda beynin farklı bölümlerin toplandığı bir yer olmadığı, bunun yerine organ boyunca dağılmış çeşitli işlevlerinin olduğu bir yer olduğunu önerdi. Bu da zamanın fikirlerine aykırıydı. Gonzalo, Hasta M’i ve diğer beyin yaralanması vakalarını incelerken hasarın etkilerinin yaralanmanın boyutuna ve konumuna bağlı olduğunu öne sürdü.
Bu yaralanmaların belirli işlevleri yok etmediğini, ancak tıpkı Hasta M’de olduğu gibi işlevlerin dengelerini değiştirebildiğini ekledi. İspanyol sinirbilimci, bu konuyla ilgili üç sendrom tanımladı. Bunlar; merkezi ve parasantral ve marjinal sendromdu:
- Merkezi: Birden çok duyuda kesinti
- Parasantral: Merkezi gibi; ancak etkiler eşit dağılmıyor
- Marjinal: Duyularla ilgili beyin yollarının etkilenmesi
Beyinlerini Bilgisayara Bağlayan İki İnsan, İnternet Üzerinden Birbirlerinin Düşüncelerini Okuyabilir mi?
Konunun bilinirliğini artırmayı başaran yeni çalışma, Gonzalo’nun çalışmalarının önemini ve ortaya koyarken vakanın klinik deneylerde alternatif bir kaynak olarak günümüzdeki etkilerinin sürdüğünü gösteriyor.
Kaynak :
https://www.sciencealert.com/patient-m-the-man-who-was-shot-in-the-head-and-woke-up-seeing-the-world-backwards