Evdeki bir ekmek diliminde, banyodaki karanlık bir köşede veya doğanın derinliklerinde farklı farklı renklere sahip küfler her yerde karşımıza çıkabilir. Peki, bu minik canlıların neden mavi, yeşil, turuncu veya siyah gibi çeşitli renklere sahip olduğunu hiç merak ettiniz mi?
Küfler, renkli ve ilginç görünümleriyle bazen hiç beklemediğimiz anlarda hayatımıza dahil olup bizi şaşırtabiliyor. Kimi zaman dışarıda unuttuğumuz bozulmuş yemeğin üzerinde, kimi zaman dolap köşesinde utulmuş limonun üzerinde bizlere tatsız sürprizler yapan küflerin farklı farklı renkleri var.
Küflerin renkleri, sadece onlara ilginç bir görünüm vermekle kalmıyor. Bu aynı zamanda onların hayatta kalma stratejilerinin bir parçası.
“İyi de nasıl?” diyorsanız açıklayalım. Renk pigmentleri küflerin hayatta kalmasını sağlıyor.
Aslında küflerin renkli olmasının temel nedeni, hayatta kalmalarını sağlayan çeşitli pigmentler üretmeleridir.
Melaninler, karotenoidler ve diğer kimyasal bileşikler, küflerin yeşilden mora, turuncudan siyaha kadar geniş bir renk yelpazesinde görünmesine neden olur.
Küflerin sahip olduğu her pigment, farklı bir görevle hizmet ederek farklı koşullarda hayatta kalabilmelerine destek olur.
Ayrıca her küf türü, genetik yapısına bağlı olarak farklı renkte pigmentler üretebilir. Bu genetik çeşitlilikte küflerin farklı renklere sahip olmasına sebep olur.
Ayrıca küflerin bulundukları bölgelere göre de renkleri değişiyor.
Küflerin renginin, bulundukları bölgenin çevresel koşullarına göre de değiştiği belirtiliyor.
Örneğin, Pasifik Kıyı Bölgesi’nde mavi ve yeşil tonlu küfler yaygınken, Amazon bölgesinde daha çok turuncu küflerin yer aldığı biliniyor.
Araştırmacılar bölgesel renk farklılıklarının, küflerin bulundukları ekosistemlerin zorluklarına uyum sağlamak adına gerçekleştiğini belirtiyor.
Ek olarak küfler, büyüdükleri ortamdan aldıkları besin maddelerine göre renk değiştiriyor. Yani aldıkları besin farklı olduğundan, bir ekmek diliminde yeşil olan küf, peynirde maviye olabilir!