Çiğ süt, işlem görmediği için bazıları tarafından oldukça faydalı kabul edilir. Bu düşüncenin arkasında ise sütün ısıtılmadığı için içindeki yararlı maddeleri hâlâ koruduğu düşüncesi vardır. Peki işin aslı nedir?
Çiğ süt içmek mi daha faydalıdır yoksa pastörize edilmiş UHT süt mü? Siz hangisinden yanasınız?
Eğer karar vermekte zorlanıyorsanız, sizi aydınlatalım.
Çiğ süt, pastörize edilmemiş veya homojenize edilmemiş süttür.
Pastörizasyon; mayaları, bakterileri ve küfleri öldürmek için sütün belli bir sıcaklığa kadar ısıtılıp aniden soğutulmasıdır. Isıtma sıcaklığı, 72°C ile 75°C arasında değişir ve bu işlem, 15-20 saniye sürer.
Sütün pastörize edilmesi aynı zamanda yağ asitlerinin daha eşit bir şekilde dağıtılması için süte basınç uygulanarak görünüm ve tadının değiştirilmesidir.
Çiğ süt, bakteriler için ideal bir beslenme alanıdır.
Çiğ süt üzerinde yapılan çalışmalar, bu sütün pastörize süte göre çok daha yüksek miktarlarda zararlı olduğunu ve vücuda bulaşan bakterileri içerdiğini gösterir.
Sütte bulunabilecek zararlı bakteriler arasında; Campylobacter, Salmonella, Escherichia coli (E.coli), Coxiella burnetti, Cryptosporidium, Yersinia enterocolitica, Staph aureus ve Listeria monocytogenes yer alır.
Bu bakterilerin sebep olduğu enfeksiyon belirtileri arasında ise kusma, ishal, baş ağrısı, karın ağrısı, mide bulantısı ve ateş bulunur.
Pastörize edilmemiş süt, ölüme bile götürebilir.
Örneğin 1993 ile 2006 yılları arasında ABD’de süt ürünlerinden kaynaklanan hastalıkların %60’ı, çiğ süt ürünlerinden kaynaklanmıştır. Süt kaynaklı salgınların %82’sine çiğ süt sebep olurken yalnızca %18’inden pastörize süt sorumludur.