Bir gece dışarıda eğlendiniz, birkaç kadeh içki içtiniz ve sonrasında kendinizi biraz sersemlemiş hissettiniz. Bir arkadaşınız da hemen bir çözüm öneriyor: “Bir kahve iç, kendine gelirsin!”
Bu öneri, yıllardır birçok insan tarafından sarhoşluğu gidermenin hızlı bir yolu olarak biliniyor.
Peki, gerçekten kahve içmek alkolün etkilerini ortadan kaldırır mı yoksa bu sadece bir şehir efsanesi mi?
Öncelikle alkolün vücutta ne yaptığını anlamak gerek.
Alkol merkezi sinir sistemimizi baskılıyor ve bu da yavaş tepki vermemize, düşünme kabiliyetimizin azalmasına ve koordinasyon problemlerine yol açıyor. Sarhoş olduğunuzda, aslında beyin fonksiyonlarımız yavaşlamış ve reflekslerimiz körelmiş durumda.
Kahve ise tam tersi bir etkiye sahip; içerisindeki kafein bizi uyarıyor, enerji veriyor ve daha canlı hissettirebiliyor. Kahve içtikten sonra kendimizi daha zinde ve uyanık hissetmemiz gayet normal.
İşte tam da bu yüzden birçok insan, alkol aldıktan sonra kahve içmenin onları anında ayılttığına inanıyor. Ancak bu, işin sadece görünen yüzü.
Gerçekler: Kahve sarhoşluğu gidermez.
Maalesef kahve içmek, vücudumuzdaki alkol seviyesini düşürmüyor. Yani kahve, bizi sadece kısa bir süreliğine daha “uyanık” hissettiriyor ama gerçekte hâlâ alkolün etkisi altındayız.
Kahve içtiğimizde sarhoşluk belirtilerini daha az hissedebiliyoruz ancak bu, alkolün vücuttan atıldığı anlamına gelmiyor. Üstelik bu durum, bizi daha ayık hissettiğimiz için riskli davranışlarda bulunmaya da itebiliyor.
Örneğin, alkol aldıktan sonra kahve içip “Artık araba kullanabilirim.” diye düşünmek büyük bir hata oluyor.
Bilimsel araştırmalar, kahvenin alkolün etkilerini tamamen gidermediğini, sadece yorgunluk ve uyuşukluk hissini geçici olarak azalttığını gösteriyor.
Vücudun alkolü tamamen atması zaman alıyor ve bu süreyi hızlandırmanın bilinen bir yolu yok. Alkol, karaciğer tarafından yavaş yavaş işleniyor ve sadece zamanla vücuttan atılıyor.
Kahve içmek neden tehlikeli olabilir?
Alkol aldıktan sonra kahve içmek, bize yanlış bir güvenlik hissi verebiliyor. “Kendimi daha iyi hissediyorum, artık sarhoş değilim.” düşüncesine kapılmak tehlikeli bir durum.
Oysaki hâlâ yavaş tepkiler veriyor ve karar verme mekanizmamız etkilenmiş durumda. Kahvenin yarattığı bu sahte uyanıklık, insanları riskli kararlar almaya itebiliyor.
Ayrıca alkol ve kahve kombinasyonu, vücudumuzdaki sıvı kaybını artırabiliyor. Alkol diüretik bir etki gösteriyor yani vücuttan su kaybına neden oluyor.
Üzerine kahve içmek ise bu kaybı daha da artırabiliyor ve dehidrasyona yol açabiliyor. Ertesi sabah kendimizi çok daha kötü hissetmenizin sebeplerinden biri de bu olabilir.
En güvenli yöntem, zamanla ayılmayı beklemek ve gerektiğinde su içerek vücudumuzu desteklemekten geçiyor.