Ebeveynler kışın çocuklarını sıkı sıkı giydirirken çocukların incecik giysilerle rahatça dışarıda dolaşmasına muhtemelen pek çoğumuz aşinayızdır. İşte bunun sebebi, yetişkinler kadar üşümemeleri. İyi de nasıl?
Siz de kışın ortasında çocuklar dışarıda ince giysilerle dolaşırken kendinizi kat kat giyinmek zorunda mı hissediyorsunuz?
Eğer öyleyse bu durumu açıklayan bilimsel bir sebep var…
Vücudumuz soğuktan titremeye başlamadan önce yağ yakımına başlar.
Ancak bildiğimiz beyaz yağ değil, kahverengi yağdır. Beyaz yağ, vücudumuzda enerji deposu olarak işlev görürken; kahverengi yağ, enerjiyi doğrudan yakarak ısı üretir.
Kahverengi yağ hücreleri, beyaz yağ hücrelerinden çok daha küçüktür ve kaslara daha çok benzer. İçlerinde yoğun miktarda mitokondri bulunur ve onlara kahverengi rengini verir.
Kahverengi yağ, vücudumuzun belirli bölgelerinde bulunur: boyun, omuzlar, üst kollar, omurga ve karın. Bu bölgelerdeki kahverengi yağ, kanı ısıtarak vücut sıcaklığını düzenlemeye yardımcı olur.
Örneğin bebekler, doğduklarında titreyemezler çünkü kas kütleleri ve kas-beyin koordinasyonları yeterince gelişmemiştir.
Bu yüzden vücutlarını ısıtmak için kahverengi yağa ihtiyaç duyarlar. Bebeklerin vücut ağırlığının %2 ila %5’i kahverengi yağdan oluşur.
Kahverengi yağ miktarı, ergenlik döneminde zirveye ulaşır yani kışın gördüğümüz şort giyen gençler aslında pek de üşümüyor diyebiliriz.
Ancak vücut yaşlandıkça daha az kahverengi yağ üretir ve bu da yaşlıların daha çok üşümesine neden olur.