Kahramanmaraş’ta meydana gelen iki yıkıcı depremin 6. gününde yerel halk, Kuşkayası dağına baktıklarında korkutucu bir görüntü ile karşılaştılar.
6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş depreminin ardından mucize dolu bekleyişlerle kurtarma çalışmalarını takip etmeye devam ediyoruz,
Bir yandan soğuk hava şartlarıyla boğuşan, bir yandan başka bir depremin korkusun taşıyan vatandaşlar, bu sabah Kahramanmaraş’ın Büyükkızılcık ilçesinde yer alan Kuşkayası Dağı’nda ilginç aktiviteyi kameraya aldı.
Dağın uzakan çekilen görüntüleri, ilk başta volkanik aktivite olarak yorumlandı:
Ana akım medya da deprem gündemini değerlendiren Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın açıklamaları kafa karıştırdı:
Yaptığı açıklamada Ercan, depremin şiddetine değindi ve Kahramanmaraş’ta bebek bir yanardağ oluştuğunu belirtti. Ancak teyitli bir bilgi olmadığı için bu açıklama şimdilik kafa karıştırdı.
Bilim insanı Ramazan Demirtaş’tan yüreklere su serpen açıklama geldi
Deprem araştırmaları ve diri faylar, afet tehlike ve riskleri, zarar azaltma ve afet yönetimi hakkında çok sayıda ulusal ve uluslararası yayınları ve kitapları bulunan jeoloji mühendisi Dr. Ramazan Demirtaş, bu videoda olan biteni resmi Twitter hesabından anlatarak yüreklere su serpti.
Kendisine malum videoyu gönderen bir vatandaşa Dr. Demirtaş, ortaya çıkan dumanların ana şok veya büyük artçı deprem tarafından tetiklenen çığ olduğunu söyledi.
Dolayısıyla duman değil toz bulutlarından söz ediliyor:
Akan siyah sıvı konusunda da Dr. Demirtaş, bunun şeyl olduğunu belirtti. Şeyl, silt ve kilin birleşmesinden oluşan bir tür tortul kayaçtır. Halk arasında çamur taşı da denir. Sıvı hale gelmesinin sebebini ise ‘toprak akması + çığ’ olarak açıkladı.
Prof. Dr. Naci Görür’ün konu hakkında gelen sorulara yanıtı ise şu şekilde:
Canlı yayında yetkililer, olayın volkanik aktivite ile ilgisi olmadığını belirtti:
Verilen bilgilere göre dumanlar ve siyahlık, bölgedeki heyelan ve sürtünmeden kaynaklı ısınma yüzünden ortaya çıkmış.
Ramazan Demirtaş da son olarak bu açıklamayı yaptı:
Uzmanlar Kuşkayası Dağı’ndaki durumu yakından görüntüledi, gözlemledi ve değerlendirmelerde bulundular:
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ile AFAD’tan yetkililer, jandarma helikopteriyle bölgeye intikal ettiler.
Prof. Dr. Hasan Sözbilir volkanik aktivite, magma patlaması gibi iddialara yerinde açıklık getirdi:
“İşte burada güya bir botanik patlama olacak, aşağıda bir magma tabakası var, işte yukarı doğru geldiği için bir volkan patlaması gerçekleşecek, bu da tabii böyle bir şey olursa zaten o artık yıkımın üstünde ciddi bir yıkıma neden olur. Bu çok ciddi bir iddia bu olduğu için biz de işimizi bırakıp buralara geldik. AFAD’ın da katkılarıyla bölgede inceleme yaptık. Orada eski maden ocakları var.”
“Çok çok eski 500 milyondan yaşlı kayalar var…”
“Aşağıda koyu, siyah renge yakın bir kaya var. Üstünde kireç taşı ya da mermer diyebileceğimiz kayalar var. Yani tortul kökenli, volkanizmayla uzaktan yakından ilgisi olmayan çok yaşlı kayalar var.”
“O kayaların üst kesimlerinde kireç taşları şev yapmışlar. Yani bir yüksek eğimli bir şey oluşturmuşlar. Tabii deprem sırasında da zaten oralarda küçük ölçekli böyle galeriler var, eski maden yatakları ve eski bir fay var orada. Bölgede çalışma yapmadan açıklama yapılmasını doğru bulmuyorum.”
Asılsız iddiaları ortaya atan kişiler hakkında konuşan Prof. Sözbilir; “Bu şekilde hem devleti hem bizleri hem toplumu rahatsız etmeye bence hiç kimsenin hakkı olmamalı.”
“Yani bu bölgelerde gelip çalışma yapmayan, herhangi bir fikri olmayan, bilimsel anlamda bir fikri olmayan herkes oturduğu yerde atıp tutabilir.”
“Herhangi bir problem yok…”
“…küçük ölçütlü heyelanlar, yanal yönünde kaymalar olabilir ama burada başka herhangi bir tehlike yok. Herhangi bir organik çıkış, herhangi bir gaz çıkışı gözlenmiyor.”
