Bilim insanları, ev içinde nükleer patlamaya yakalanılması durumunda hayatta kalma olasılığının en yüksek olduğu konumları açıkladı. Ne yazık ki ‘en güvenli yer’ olarak tanımlanan konum, pek çoğumuzun evinde bulunmayan penceresiz bir oda.
Ülkeler arasında artan gerilim ile nükleer savaş endişesi yeniden gündeme gelmişken bilim insanları, cevabı merak edilen büyük bir soruyu cevaplamak için tuhaf bir araştırma gerçekleştirdi. AIP Publishing’te yayımlanan yeni araştırma, olası bir nükleer patlamada kapalı bir yerde hayatta kalmak için karşılaması gereken şartları ortaya koydu.
750 kilotonluk bir nükleer patlamayı simüle eden bilim insanları, patlamayla ortaya çıkan ve asıl öldürücü etkiyi yaratan şok dalgasının binalarda nasıl etkiye sahip olacağını inceledi. Odalar, duvarlar, duvar köşeleri, kapılar, pencereler, kapı aralıkları ve koridorlar gibi tüm yapısal özellikler hesaba katıldı.
Nükleer patlamada ev içinde en tehlikeli ve güvenli yerler:
Patlamanın 4 kilometre ila 50 kilometrelik alandaki etkisi incelendiğinde, binalardaki koridorlar ve kapı aralıklarının bir tür rüzgâr tüneli olarak işlev görebileceği tespit edildi. Dolayısıyla bu alanlar, şok dalgasının hızını artırıyor ve ölümcüllüğünü katbekat yükseltiyordu. Ayrıca pencerelerin yakını da etrafa saçılan parçacıklar nedeniyle fazlasıyla ölümcül oluyordu.
Bir evin içinde patlamanın etkilerinden korunabileceğiniz en güvenli yer ise camsız bir oda idi. Hatta öyle ki, penceresiz oda patlamanın olduğu yöne baksa bile, patlamaya bakan duvarın köşelerine sığınmak da güvenli sayılıyordu.
Tabii patlamaya yakın bir noktadaysanız, bu güvenli noktaların hiçbiri ne yazık ki işe yaramayacak. Fakat patlamanın merkezinden birkaç kilometre uzaktaysanız, en azından bu noktalarda bulunursanız hayatta kalma şansınız olabilir. Özellikle patlamanın en az 4 kilometre uzağındaysanız, şansınız var olabilir. Umarız hiçbirimiz, bunların işe yarayıp yaramadığını test etme şansımız olmaz.