Dragonfly misyonu, NASA’nın 1 milyar dolar bütçeli uzay araştırma programı New Frontiers dahilinde hazırlanıyor. New Frontiers programının birinci üyesi, Plüton’u keşfeden New Horizons‘tı. İkinci ve üçüncü üyesi ise Juno ve OSIRIS-REx misyonlarıydı. Dragonfly, New Frontiers programının dördüncü durağı olacak.
Titan’ın gökyüzünde uçacak
Dragonfly müşahede aracı, uzay araştırmaları tarihinde eşine pek rastlanmamış hayli ilginç bir dizayna sahip. 3 mettrelik bir uzunluğa sahip olan Dragonfly, görünüş prestijiyle dev bir quadcopter drone’u andırıyor. NASA’nın sözlerine nazaran Dragonfly uzay aracı, Titan’ı hem yüzeyden hem de gökyüzünden inceleyebilecek.
Sekiz farklı pervaneye sahip olan Dragonfly, yalnızca bir saatlik kısa bir müddet içerisinde Titan’ın yüzeyinden 12-14 kilometre yüksekliğe kadar çıkabilecek. NASA, uzay aracının her 16 günde bir bu halde gökyüzüne çıkacağını ve sonrasında tekrar yüzeye geri döneceğini söylüyor. Ayrıyeten istenildiği takdirde daha kısa uçuşlar da gerçekleştirilebilecek.
Titan, yapısı prestijiyle Dragonfly misyonu için çok uygun bir ortama sahip. Titan’ın yerçekimi Dünya’nın yerçekiminin sırf 7’de 1’i düzeyinde. Ayrıyeten atmosferi ise tam dört kat daha kalın. Bu mevzuyla ilgili konuşna Dragonfly misyonunun başkanı Elizabeth Turtle,”Titan, uçuş yapmak için inanılmaz uygun bir yapıya sahip. Kanatlarınız olsa şu anda siz bile Titan’da uçabilirsiniz.” kelamlarını kullandı.
NASA, Dragonfly’ın Titan’da yaklaşık iki buçuk yıl misyon yapacağını söyledi. Bu müddet içerisinde uzay aracının 180 kilometreden fazla yol kat edeceği belirtiliyor. Dragonfly, 16 günde bir yapacağı uçuşlar sırasında Titan’la ilgili inanılmaz bedelli bilgiler toplayacak ve ünlü uydunun tüm gizemlerini ortaya çıkarmaya çalışacak.
Titan’da hayat olabilir mi?
Güneş Sistemi’nin en büyük ikinci uydusu olan Titan, bilim insanlarını uzun yıllardır hayli meraklandıran birçok değişik özelliğe sahip. Titan, şu anda sıvı göllere sahip olduğu bilinen Dünya haricindeki tek cisim pozisyonunda. Güçlü bir atmosfere de sahip olan uyduda tıpkı Dünya üzere göller, ırmaklar, küçük denizler bulunuyor. Ayrıyeten mevsimler ve yağmur yağışları da gözlemlenebiliyor. Lakin Titan’ın tüm bu sistemi, Dünya’dan farklı olarak su yerine sıvı metan ve etan üzerine şurası. Yani göller külliyen metandan yahut etandan oluşuyor.
Bilim insanlarının uzun bir müddettir Güneş Sistemi’nin yaşam barındırma mümkünlüğü en yüksek cismi olarak değerlendirdiği Titan, ayrıyeten Dünya’nın sırf 1,4 katı düzeyinde bir yüzey basıncına sahip.
Titan’ın Güneş’e olan uzaklığı ve inanılmaz düşük bir yüzey sıcaklığına sahip olmasıysa uydunun hayat barındırabilme olasıklarını düşüyor. Dev uydunun ortalama sıcaklık değerleri yaklaşık -180 derece seviyelerinde seyrediyor. Lakin araştırmacılar tekrar de Titan’ın canlı bir kimyasal yapısının olduğunu ve bu kurallara ahenk sağlamış nitrojen tabanlı ömür formlarının olabileceğini düşünüyor.
Cassini’nin çektiği Titan fotoğrafı:
Dragonfly misyonuyla ilgili konuşan NASA yöneticisi Thomas Zurbuchen,”Titan, Güneş Sistemi’mizdeki en eşsiz cisimlerden birisi. Dragonfly vazifesi de aslında bu manada tıpkı Titan’a benziyor. Uzay araştırmaları tarihinin en farklı vazifelerinden birisi olacak.” kelamlarını kullandı.
Titan’ın yapısıyla ilgili de birtakım açıklamalar yapan Zurbuchena,”Dragonfly, çok geniş çeşitlilite organik bileşikler barındıran bir dünyaya gidiyor. Bu bileşikler birebir vakitte hayatın yapı taşları oluşturuyor. Dragonfly misyonu bizlere hayatın başlangıcıyla ilgili birçok şey öğretebilir.” halinde konuştu.
Dragonfly misyonu 2026 yılında start verecek lakin uzay aracının Titan’a ulaşması oldukça bir vakit alacak. NASA’nın tabirlerine nazaran her şeyin yolunda gitmesi halinde Dragonfly 2036 yılında, yani fırlatıldıktan tam sekiz yıl sonra Titan’a ulaşacak.
Titan daha evvel Cassini-Huygens vazifeleriyle ziyaret edilmişti. Huygens uzay sondası 2005 yılında Titan’ın yüzeyine iniş yaparak tarihi bir muvaffakiyete imza atmış ve yüzeyden bu fotoğrafı göndermişti. Huygens hareket kabiliyetine sahip değildi ve yüzeyde sırf 90 dakikalık bir müddet için fonksiyonel kalabildi. 2004-2017 yılları ortasında Satürn’ün yörüngesinde misyon yapan Cassini ise bugün Titan’la ilgili bildiğimiz birçok bilgiyi birinci defa keşfeden uzay aracı olmuştu.
Bakalım Dragonfly vazifesi Titan’la ilgili sorulara yanıtlar bulabilecek mi. 2036 yılını merakla bekliyoruz.
