Ortalama bir yetişkinin kendini yenilenmiş hissetmesi için gece başına en az 7 saat uyuması gerekir. Ancak araştırmalar, kadınların erkeklerden biraz daha uzun süre uyuma eğiliminde olduğunu göstermekte.
Araştırmalar, kadınların %40’tan daha fazlasının uykusuzluk problemi yaşadığını ortaya koyuyor.
Sahiden, kadınlar uykusuzluk problemi yaşadığı için daha fazla uyuyor olabilir mi?
Biyolojik faktörler büyük rol oynuyor.
Kadınların hayatları boyunca hormonal değişiklikler geçirmesi, uyku düzenlerini etkileyebilir. Örneğin âdet dönemlerinde kadınlar; kramp, baş ağrısı ve şişkinlik gibi rahatsızlıklar yaşayabilir.
Bu semptomlar da tahmin edersiniz ki uyku kalitesini düşürüyor. Hamilelik sırasında ise huzursuz bacak sendromu gibi uyku problemleri ortaya çıkabiliyor, doğum sonrası devam etmesi de cabası…
Menopoz semptomları da kadınların uykusunun bölünmesine yol açar. Ayrıca menopoz döneminde uyku apnesi riski artar, bu da uykunun kalitesini daha da azaltır.
Peki kadınlar gerçekten erkeklerden daha mı fazla uyur?
Araştırmalar, kadınların erkeklerden daha fazla uykuya ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Yani kadınlar, erkeklerden biraz daha uzun uyuma eğiliminde.
Hormon üretimi gibi biyolojik farklılıklara ek olarak; bir kişinin, her gece ne kadar uykuya ihtiyacı olduğunu ve ne kadar uyuduğunu etkileyebilecek cinsiyete dayalı farklılıklar da var.
Sosyal faktörleri de unutmamak lazım değil mi? Araştırmalar; kadınların ev işleri, çocuk bakımı ve yaşlı bakımı gibi ev içi sorumlulukları nedeniyle daha sık uyanma eğiliminde olduğunu gösteriyor.
Bunca yorgunluğun ardından kadınlar, gün içinde şekerleme yapma hakkını kendinde görüyor. Yani evet, biraz daha fazla uyuyorlar diyebiliriz. Sonuçta hakları değil mi?