CERN’deki Large Hadron Collider (Büyük Hadron Çarpıştırıcısı), Güneş’ten bile 366.666 kat daha fazla sıcaklık elde etmeyi başardı. Peki insanın zihninin sınırlarını zorlayan bu durum nasıl mümkün oldu?
Büyük Hadron Çarpıştırıcısı ile elde edilen başarı yalnızca maddenin özünü değil, evrenin ilk anlarını ve belki de var oluşun kendisini de anlamamıza yol açacak sırların bazı anahtarlarını verdi.
İnsanlığın, evrenin en temel sorularına cevap arayışındaki heyecan verici adımlardan biri olan bu inanılmaz sıcaklığın nasıl elde edildiğine ve bizim için ne anlama geldiğine daha yakından bakalım.
Tam olarak ne bu “Büyük Hadron Çarpıştırıcısı”?
CERN’deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı, dünyanın en büyük ve güçlü parçacık hızlandırıcısı. Proton ya da kurşun iyon ışınlarını neredeyse ışık hızında çarpıştırıyor.
Bu yüksek hızlarda parçacıklar, “hedefleyici” dediğimiz büyük bir dedektöre çarpabiliyorlar ve bu çarpışmalar; doğanın temel parçacıklarını, evrenin yapı taşlarını, kısacası parçacık fiziğini incelemek için kullanılıyor.
CERN’de Büyük Hadron Çarpıştırıcısı kullanılarak dünyanın ulaştığı en yüksek sıcaklığı elde ettiler.
2012 yılında, CERN’deki bilim insanları; Büyük Hadron Çarpıştırıcısı ile 5.5 trilyon santigrat derece rekor sıcaklığa sahip, proton ve nötronlardan arındırılmış bir “kuark-gluon” plazması yarattılar. Bu, sıcaklığı 15 milyon derece olan Güneş’in çekirdeğinden yaklaşık 366 bin kat daha sıcaktı! Plazma, şimdiye kadar kaydedilen, dünyadaki en yüksek sıcaklık olmayı başarmıştı.
Bu plazma, evrenin başlangıcına dair sırları da açığa çıkarabilir.
Bir atomun yapı taşları olan herhangi bir proton veya nötron, kütlesiz olan ve kuarkları bir tür yapıştırıcı gibi bir arada tutan gluonlar tarafından birbirine bağlanan 3 kuarktan oluşuyor.
Kurşun iyonlarının son derece yüksek hızlarda çarpışmasının ardından bir nötron yıldızından daha yoğun ve şimdiye kadarki en sıcak insan yapımı madde olan bir kuark-gluon plazmasının yaratılması; atom altı parçanın ve maddenin eşsiz hâlinin, Büyük Patlama’dan hemen sonra var olduğu düşünülüyor.
Bilim insanları, buna benzer bir durumda; kuarkların ve gluonların bir araya gelerek proton ve nötronları oluşturacağını, bunların da bir süre sonra elektronlarla gruplanarak atomları oluşturacağını düşünüyorlar. İleri sürdüklerine göre bu; kozmik toz ile gaz oluşturarak yıldızlar, galaksiler vb. kozmik cisimlerin doğuşuna yol açıyor…